FEQIYÊ TEYRAN KÜLTÜR VE SANAT SEZONU AÇILDI
Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi, Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanlığı, 2021-2022 kültür sanat sezonunu, klasik Kürt edebiyatının en önemli şair ve mutasavvıflarından Feqiyê Teyran’a ithaf etti. Şiirlerinde ilâhî aşk, marifet, hikmet, tabiat tasviri gibi konuları ustalıkla işleyen, bunun yanında masallar, destanlar yazan Teyran’ın adı bu yılki kültür sanat sezonunda yaşayacak. “Bize Her Yer Sahne” sloganıyla 10 Ekim’de başlayan sezonun ilk etkinliği, Hattat Mehmet Han Karan’ın açtığı hat sergisi oldu. Teyran ve eserleri, yıl boyunca gerçekleştirilecek atölye çalışmaları, panel, konser, resim sergisi ve tiyatro gösteriyle yeniden ele alınacak. Ayrıca bu eserlerin daha iyi tanınabilmesi için baskısı da yapılacak. Diyarbakırlılar bu kültür-sanat sezonunda da konserler, tiyatro gösterimleri ve festivalleri, dengbêj divanları, yetişkinler ve çocuklar için sinema gösterimleri, kentin farklı mekânlarında şiir dinletileri, turizm ve müze gezileri, anma programları, eyvan geceleri, sokak konserleri ve ilçelerdeki etkinliklerle sanata tam anlamıyla doyacak.
TARIHIN GÖLGESINDE GÖKYÜZÜNÜ İZLEMEK
Üç bin yıllık Zerzevan Kalesi bu yıl, ülkenin en kapsamlı gök bilim ve açık hava etkinliği olan Uluslararası Gökyüzü Gözlem Şenliği’ni ağırladı. Yurt içi ve dışından gelen çok sayıda ziyaretçi, bu unutulmaz şenlikte dört gün boyunca teleskopla gökyüzünü ve gök cisimlerini inceleme fırsatı buldu. Türkiye Ulusal Gözlemevi (TUG) tarafından 22 yıldır Antalya Saklı Kent’te düzenlenen etkinlik, bu yıl bir farklılık yapılarak Diyarbakır’a taşındı. Büyükşehir Belediyesi tarafından, şehre gelen konukların konforlu ve sorunsuz bir şekilde ağırlanması için çadırlar kuruldu, stantlar açıldı, her türlü ihtiyaca yönelik alt yapı oluşturuldu. Etkinlikte seminerler, yarışmalar ve gökbilimle ilgili birçok atölye gerçekleştirildi. Katılımın yoğun olduğu bu dev organizasyonla ziyaretçiler, Türkiye’nin en iyi gözlem noktalarından olan Zerzevan Kalesi’nde tarihî güzelliği keşfetme ve uzayla ilgili yeni bilgiler edinme imkanı buldu…
DIYARBAKIR’DA KARPUZ FESTIVALI COŞKUSU
Karpuz Diyarbakır’ın alamet-i farikası… İçinde tarih, kültür, medeniyet, muhabbet, kardeşlik barındıran zengin Diyarbakır sofrasının adeta nazar boncuğu. Tadıyla, kokusuyla damaklara lezzet sunuyor, iriliğiyle göz dolduruyor. Diyarbakır Karpuzunun bilinirliğini daha da artırmak için, ilki 1966 yılında yapılan ve arada kesintiler olsa da günümüze kadar gelen Karpuz Festivali, bu yıl da coşkuyla kutlandı. Ekinciler Caddesi’nden Dağkapı Meydanı’na kadar karpuz yüklü develer, bando takımı, arbane grubu ve folklor ekiplerinin yer aldığı kortejle başlayan festival, Dağkapı Meydanı’nda düzenlenen etkinliklerle devam etti. Neler yoktu ki burada, çocuklara yönelik yapılan karpuz yeme ve yuvarlama yarışması, karpuza en çok yakışan çocuk yarışması, sergilenen birbirinden güzel figürlerle süslenmiş karpuzlar ve sonrasında devam eden konserler… Tabii bir de gelenekselleşmiş en ağır karpuz yarışması vardı ki, bu yıl 45 kilo 500 gramlık karpuz bu yarışmanın birincisi oldu…
KARACADAĞ’DA “LAV YOLU” BISIKLET TURU VE DOĞA YÜRÜYÜŞÜ
Ülkemizin henüz tam olarak keşfedilmemiş jeosit alanlarından Karacadağ, en son lavını püskürttüğü yüz bin yıl öncesinden bugüne, yayıldığı geniş coğrafyada insanlığın başlangıç noktası oldu adeta. Binlerce yıl taşıyla, toprağıyla, suyuyla; şehirlere, doğaya ve insanlara hayat verdi, bereket kattı. Dünyanın önemli jeoparklar alanına dâhil edilmesi için UNESCO’ya başvurusu yapılan Karacadağ’ın eko-turizme kazandırılması oldukça önemli. Bu amaçla düzenlenen Lav Yolu Bisiklet Turu ve Doğa Yürüyüşü, Karacadağ’ın bilinirliğini de artırma yolunda kıymetli bir adım oldu. Diyarbakır, Şanlıurfa ve Mardin’den gelen 500’e yakın bisiklet tutkunu, bu etkinlik kapsamında, 10 km.’lik parkurda Karacadağ için pedal çevirdi. Ardından Karacadağ’ın en son lavın püskürttüğü yer olduğu değerlendirilen yüzeyde lav akışına ait akıntı kırışıklıkları, lav dilleri, lav tünelleri ve eşsiz güzellikteki mağaraların bulunduğu alanda doğa yürüyüşü yapıldı. Diyarbakır Valisi Münir Karaloğlu’nun, güzergâh üzerindeki Köprü Mağarası’nın içinde yaptığı konuşmada söyledikleri oldukça önemli: “İnşallah Diyarbakır’da hep mutluluk, sevgi, spor, kültür, sanat olsun. Artık, Diyarbakır’da bizi üzecek olaylar yaşansın istemiyoruz. Bütün gayretimiz bu… Gayretimiz, yakalamış olduğumuz bu huzur ortamını, mutluluk ortamını Diyarbakır halkıyla beraber sonsuza kadar yaşatmak için.”…
BÖLGENIN LOJISTIK ÜSSÜ DIYARBAKIR OLACAK
Diyarbakır, tarihi boyunca en önemli ticaret yollarının üzerinde oldu. Çarşıları, bedestenleri, işlikleri, hanları, köprüleriyle ticaretin kalbinin attığı önemli bir merkezdi. Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi, şehrin Ortadoğu ve Orta Asya pazarına açılarak, geçmişini aratmayacak ticari canlılığa yeniden kavuşması ve sanayiinin kalkınması için çok önemli bir projeye imza attı: Diyarbakır Lojistik Merkezi. Yaklaşık 5 bin 400 kişinin istihdam edileceği Lojistik Merkez, 217 hektar üzerine kurularak Türkiye’nin en büyük lojistik üssü haline gelecek. İthal ve ihraç edilen ürünlerle hammaddelerin taşınmasına, iç piyasaya gidecek her türlü malzemenin depolanmasına kadar çeşitli hizmetler verecek. Devasa depoların, yüzlerce tırı içine alabilecek tır parkının, binlerce lisanslı depo silo alanının bulunacağı merkez, Diyarbakır’ın en önemli vizyon projelerinden…
GENÇLERE NEZIH BIR MEKÂN: AKADEMI ÜNIVERSITE
Tarihî Sur ilçesinde bulunan bazalt taştan inşa edilmiş sivil mimari örneklerinden biri, artık çok önemli önemli bir merkeze ev sahipliği yapacak: Akademi Üniversite. Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi, üniversiteli gençlerin kariyer planlamalarına katkı sunmak için hayata geçirdiği projeyle, restorasyonu tamamlanan binanın tefrişatını tamamlıyor. Kültürel faaliyetler için nezih bir mekân olacak Akademi Üniversite’de öğrencilere, okudukları bölümler ile alakalı her basamakta destek verilecek. Ayrıca kitap okumaları, şiir dinletileri, söyleşiler, konferanslar, panel ve münazara gibi faaliyetler de yapılacak
EĞIL’DE BADEM HASADI BAHÇE GÜNÜ
E SEYIR KEYFI ğil, Diyarbakır’ın en önemli badem üretim merkezlerinden. Son yıllarda daha da artan üretim, ilçede 4 bin dekarlık badem bahçelerinde yapılıyor. Hasat mevsiminde neredeyse her hafta başka bir ürünle ‘hasat günü’ yapan Diyarbakır Valisi Münir Karaloğlu, “Hasadımız bereketli olsun” diyerek çiftçilerle birlikte badem topladı. Büyükşehir Belediyesi, “Sert Kabuklu Meyve Yılı” ilan edilen 2021’de, şehri önemli bir merkez haline getirmek amacıyla yıl boyu çiftçilere hem fide, hem de ekipman desteği sağladı. .
DICLE NEHRI’NDE RAFTING HEYECANI
Avrupa’da “Be active!” sloganıyla her yıl 23- 30 Eylül tarihlerinde etkinlikler gerçekleştirilen Avrupa Spor Haftası, Türkiye’de de 81 ilde eşzamanlı olarak kutlandı. Gençlik ve Spor Bakanlığı ve AB Başkanlığı tarafından düzenlenen sportif etkinlikler kapsamında, Diyarbakır’da da Dicle’de rafting yarışı yapıldı. Yarış, Hakkari, Şırnak ve Van’dan gelen sporcuların katılımıyla gerçekleştirildi. Etkinlikler, hafta süresince masa tenisinden darta, badmintondan bisiklete, ayak tenisinden voleybola birçok branşta devam etti.
TARIHÎ DILAVER KÖPRÜSÜ, YENI KÖPRÜYLE KORUNACAK
Avrupa’da “Be active!” sloganıyla her yıl 23- 30 Eylül tarihlerinde etkinlikler gerçekleştirilen Avrupa Spor Haftası, Türkiye’de de 81 ilde eşzamanlı olarak kutlandı. Gençlik ve Spor Bakanlığı ve AB Başkanlığı tarafından düzenlenen sportif etkinlikler kapsamında, Diyarbakır’da da Dicle’de rafting yarışı yapıldı. Yarış, Hakkari, Şırnak ve Van’dan gelen sporcuların katılımıyla gerçekleştirildi. Etkinlikler, hafta süresince masa tenisinden darta, badmintondan bisiklete, ayak tenisinden voleybola birçok branşta devam etti.
ÜNIVERSITE CAM TERASTA E SEYIR KEYFI
Fiskaya, şehrin en güzel manzara sunan yerlerinden biri. Hevsel’e, Dicle’ye, Taş Konak’a ve Millet Bahçesine uzanan manzarasını, Büyükşehir Belediyesi’nin inşa ettiği ‘Cam Teras’ üzerinden seyretmek bambaşka bir deneyim sunuyor bize. Yaklaşık 6 bin kg. çelik kullanılan terasın cam zeminine, aynı anda 30 kişi çıkabiliyor. İnşa malzemesi olumsuz hava koşullarına da oldukça dayanıklı. Etrafı mevsimlik çiçek ve ağaçlarla süslenen teras, yeniden akar hale getirilen ve ışıklandırılan Fiskaya Şelalesi’yle birlikte, Diyarbakırlılara eşsiz bir keyif ve huzur vaat ediyor.
KANUNI DÖNEMINDEN KALMA İÇME SUYU ŞEBEKESI BULUNDU
Diyarbakır Surları’nda yürütülen restorasyon çalışmalarında, halkın su ihtiyacını karşılamak amacıyla inşa ettirilen künklerden oluşan su dağıtım sistemi bulundu. Pişmiş topraktan yapılan künklerin, üstte olanları Kanuni zamanına, daha derinlerde olanları ise Roma dönemine ait. Kanuni döneminde Gözeli’den getirilen Hamravat Suyu’nun, su kemerleri vasıtasıyla 7 no’lu burca kadar taşındığı, buradan da künkler aracılığıyla Ulu Cami’ye, hamamlara, hanlara ve evlere dağıtıldığı biliniyor. .
NADIR KITAP SEVENLERIN YENI ADRESI: KITAP MEZADI
Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanlığı “Feqiyê Teyran Kültür ve Sanat Sezonu” kapsamında, kitapseverlerin özellikle basımı bitmiş kitaplara ulaşabilmesi ve ellerindeki kitapları satabilmesi için “Kitap Mezadı” düzenledi. Sanat Sokağı’nda bir kafede düzenlenen mezatta kitapseverler istedikleri kitapları almak için kıyasıya rekabet etti. Yıl boyu her ayın son Cuma günü farklı mekânlarda düzenlenecek mezat, kaybolmuş, artık baskısına ulaşılamayan birçok kitabın gün yüzüne çıkması için önemli bir fırsat sunuyor
DIYARBAKIR SURLARI’NDAKI “DIRILIŞ”E SÜREKLILIK ÖDÜLÜ
10Ağustos 2020’de başlayan Diyarbakır Surları’ndaki restorasyon çalışması, Tarihi Kentler Birliği (TKB)’nin her yıl düzenlediği “Tarihi ve Kültürel Mirası Koruma Proje ve Uygulamalarını Özendirme Yarışması”ndan “Süreklilik” ödülü aldı. Kültür Bakanlığı, Diyarbakır Rölöve ve Anıtlar Müdürlüğü, Diyarbakır Valiliği ve Büyükşehir Belediyesi’nin koordinasyonuyla yürütülen restorasyon kapsamında, onarımlar, yapısal hasarların giderilmesi, güçlendirme ve konservasyon çalışmaları hız kesmeden devam ediyor. .
ŞEHZADELER KONAĞI RESTORE EDILIYOR
Diyarbakır’ın en önemli geleneksel sivil mimari örneklerinden olan Şehzadeler Konağı, Sezai Karakoç Kültür Evi olmak üzere restore ediliyor. Bu projeyle hem tarihî bir yapı korunmuş olacak, hem de yeniden işlev kazanarak kültür hayatına katkı sunacak bir mekâna dönecek. Tematik edebiyat ve kültür evi olarak edebiyat tutkunlarının bir araya geleceği; şiir dinletileri, kitap değerlendirmeleri, söyleşi ve panellerin yapılacağı, şair ve yazarların ağırlanacağı konak, sözün sanatla buluştuğu vazgeçilmez bir adres olacak…
URFAKAPI’DA MANCINIK KAIDESI BULUNDU
Urfakapı’nın iki burcunun
restorasyonu sırasında, MS
365-375’te Roma İmparatorluğu
döneminde yapılan mancınık
ayaklarının konulduğu taş kaideler, mancınık gülleleri, Akkoyunlu
dönemine ait gümüş sikke ve farklı
dönemlerde yapılan savaşlara ait
birçok ok ucu, tarihin derinliklerinden gün yüzüne çıkarıldı. Ayrıca,
burçların üzerinde ortaya çıkarılan
özgün yağmur olukları ve çörtenler
de dikkate değer. Restorasyon çalışmalarıyla sadece tarih korunmuyor,
yılların eserlerin üstüne örttüğü
sis perdeleri de aralanıp, geçmişi
anlamada bir adım daha atılmış
oluyor….
Please wait while flipbook is loading. For more related info, FAQs and issues please refer to DearFlip WordPress Flipbook Plugin Help documentation.